Evrenin En Büyük Sırrını Çözebilir: Japonya, Neden Bir Dağın İçini Oyup Bu Dev Cihazı Koyuyor?
Japonya’nın sakin ve huzurlu dağlarında, doğa ile bilimin eşsiz bir buluşmasına tanık oluyoruz. Burada bir dağın içine oyularak inşa edilen Hyper Kamiokande, dünya üzerindeki en büyük nötrino gözlemevi olarak bilim dünyasını heyecanlandırıyor.
20 yıllık bir hazırlık ve mühendislik harikası sonucu ortaya çıkan Hyper Kamiokande, evrenin en büyük sırlarından birini çözme potansiyeline sahip.
Uzun bir süre boyunca titizlikle planlanmış ve inşa edilmiş bu yapı, 88 metre yükseklik ve 69 metre genişlik ile karşımıza çıkıyor.
Burası, Hyper Kamiokande’nin dünyanın en büyük nötrino gözlemevi olma yolunda ilerlediği yer. 21 ülkeden bilim insanlarının katkıda bulunduğu bu 600 milyon dolarlık bilimsel dev, Japonya’nın inşaat harikalarından biri olacak.
Şimdi ise nedenine gelelim ancak burada biraz bilimsel düşünmemiz gerek. Evren; kuarklar, bozonlar ve en minikleri olan nötrinolar gibi atom altı parçacıklardan oluşuyor. Nötrinolar ise evrenin gizemli gezginleri.
Onlar için milyarlarca yıldızdan saçılan, maddeyle neredeyse hiç etkileşime girmeyen ve bedenimizden sessizce geçip giden parçacıklar terimini kullanabiliriz.
Eğer bu hayalet gibi varlıkların sırrını çözebilirsek evren hakkındaki anlayışımızı kökten değiştirebiliriz. Ancak evrenin en ufak yapı taşlarını yakalamak hiç de kolay değil.
Onları gözlemlemenin yollarından biri, diğer parçacıklarla yüksek hızda çarpıştırıp bu çarpışmanın etkilerini incelemek.
Dev silindir, dağın derinliklerine oyularak inşa ediliyor.
Delme ve patlatma teknikleriyle 2 kilometrelik bir tünelin açılması 9 ay sürdü ve ardından beton püskürtülerek yüzey pürüzsüzleştirildi.
Tünel, gözlemevinin üzerine kurulacak kubbenin merkezine uzanıyor. Gözlemevi, dağın zirvesinden 681 metre altında yer alıyor ve üzerindeki kayanın ağırlığını taşıyacak bir çelik kafesle güçlendirildi.
Ekip, gözlemevi için devasa bir mağara oluşturmak üzere kayayı patlatmaya başladı böylelikle nötrinoları tespik etmek için mükemmel bir ortam sağlandı.
Kayanın yoğunluğu, gözlemevinin neredeyse deniz seviyesinin 1.7 kilometre altında olmasına eş değer bir koruma sağlıyor, böylece kozmik ışınlardan ve diğer radyasyonlardan korunmuş oluyor.
Sondajın 2025’te tamamlanması bekleniyor.
Mağara, betonla kaplandıktan sonra dünyanın en büyük su deposu hâline gelecek ve içine 260 milyon litre su doldurulacak. Su, UV ışığı ve diğer yöntemlerle arıtılarak saf hâle getirilecek.
Nötrinolar, su içinde seyahat ederken elektronlarla çarpışıp Çerenkov radyasyonu yayarlar ve işte tüm bu yapı, minik ışık parıltılarını gözlemlemek için kuruluyor.
Kim bilir belki de Japonya’nın çabaları, bilimin gelecekteki yönünü belirleyecek…
Benzer bir çalışmayı ABD de yapıyor:
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimize aşağıdan ulaşabilirsiniz: